HAVELSAN ve Yonca-Onuk ortaklığı ile geliştirilen Sancar silahlı insansız deniz aracı (SİDA), Güney Afrika'daki prestijli Afrika Havacılık ve Savunma Fuarı'nda ilk defa sergilendi. Türk savunma sanayisinin yenilikçi ürünü Sancar, bölgede büyük ilgi gördü.
Türkiye'nin insansız hava araçlarındaki uzmanlığının ardından, silahlı insansız deniz araçları (SİDA) alanında da dünya lideri olma yolunda ilerlediği göze çarpıyor. Yerli ve milli imkanlarla geliştirilen bu araçlar, özellikle Ege Denizi'ndeki stratejik avantaj sağlama ve potansiyel tehditlere karşı etkili bir platform sunuyor. Türk Deniz Kuvvetleri, çeşitli SİDA modellerini aktif olarak kullanmaya başlayarak, bu alanda önemli bir kabiliyet kazanıyor.
Türk savunma sanayii, insansız hava araçları alanında iki yeni ve yenilikçi sistem geliştirdi. ESEN Sistem tarafından üretilen bu araçlar, sektördeki teknolojik gelişmelere ve artan ihtiyaçlara yanıt veriyor. Bu sistemlerin gelişmiş özellikleri ve kullanım alanları, Türkiye'nin bu alandaki yeteneklerini bir kez daha gözler önüne seriyor.
NATO müttefikleri ABD, Belçika, Fransa, Almanya, Danimarka, Macaristan, İtalya, Polonya, Romanya, Slovenya ve Çekya’dan toplam 20 helikopterin yer alacağı gösteride Türkiye’den iki atak T129 Atak helikopteri de katılacak.
Türkiye'nin uzaydaki yeni temsilcisi Tuva Cihangir Atasever, Nisan ayı başında gerçekleşecek olan uzay yolculuğu için hazırlıklarını tamamladı.
Türk savunma sanayii tarafından geliştirilen insansız kara aracı BARKAN, zorlu kar ve çamur koşullarında 1000 kilometrelik başarılı bir performans sergiledi.
ASELSAN, yeni elektronik harp sistemi EJDERHA ile sahada fark yaratmayı hedefliyor. EJDERHA, yüksek güçlü elektromanyetik ışıma kullanarak, terör örgütlerinin el yapımı patlayıcılar, dronlar ve diğer elektronik sistemleri üzerinde etkili bir kontrol sağlayacak. SAHA MBA eğitiminde ASELSAN Genel Müdürü Ahmet Akyol'un paylaştığı bilgilere göre, EJDERHA askeri ve sivil araçları uzaktan durdurabilme kapasitesine sahip.
George Mason Üniversitesi'nden Jerry McGinn'in Pentagon'un savaş durumunda endüstriyel kapasitesini artırma yöntemlerini ele aldığı makalesi, savunma sanayii için yeni bir dönemi işaret ediyor. MRAP (Mayına Dayanıklı Pusu Korumalı) zihniyetini temel alan bu strateji, esnek tedarik politikaları, üretilebilirlik odaklı tasarım, hızlı ve olgun teknoloji inisiyatifleri, PPBE reformu ve sözleşme yapısında değişiklikleri içeriyor. Bu yaklaşım, savaş zamanı durumuna geçişte kritik öneme sahip.
Türkiye'nin tamamen yerli ve milli imkanlarla tasarlanan STM500 denizaltı projesi, Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir'in açıklamalarıyla yeni bir aşamaya ulaştı. Mukavim tekne test üretimiyle başlayacak olan bu proje, açık deniz ve sığ sularda görev yapabilme kapasitesiyle dikkat çekiyor.
Hong Kong merkezli "Güney Çin Postası" gazetesinde yayımlanan bir makale, Türk savunma sanayiinin Asya pazarında etkili bir rol oynamaya başladığını vurguluyor. NATO üyesi Türkiye'nin, yüksek teknolojiye sahip savunma sanayii ürünlerini Asyalı alıcılara sunması, Ortadoğu ve Ukrayna'da da popülerliğiyle öne çıkıyor. Türk ürünleri, Güney Kore ile rekabet ederken, Asya-Pasifik bölgesinden büyük siparişler almayı başardı. Türk savunma sanayii, maliyet avantajları ve ortak girişimlere açıklığıyla Asya pazarında dikkat çekiyor.
