SON DAKİKA
Savunma Sanayii Başkanı Haluk Görgün, BMC’nin Ankara/Kahramankazan’daki zırhlı araç üretim tesisinde yaptığı inceleme sonrası, Altay Ana Muharebe Tankı’nın seri üretim takvimine ilişkin kritik bilgileri paylaştı. Görgün, “Bu sene söz verdiğimiz üzere ilk seri üretimden çıkacak tanklarımızı kahraman ordumuza teslim ediyor olacağız” diyerek yıl içinde ilk araçların Türk Silahlı Kuvvetleri envanterine gireceğini vurguladı. Planlamaya göre 2025’te 3 tankla başlayacak teslimatlar; 2026’da 11, 2027’de 41 ve 2028’de 30 araçla devam ederek toplam 85 Altay’ın TSK’ya kazandırılmasını öngörüyor. Görgün ayrıca, uzun vadeli hedef kapsamında toplam 165 tanka yönelik bir teslimat perspektifinin de bulunduğunu belirtti.
Altay projesi; ana yüklenici BMC ile birlikte ASELSAN, ROKETSAN ve HAVELSAN gibi savunma sanayisinin lider firmalarını aynı çatı altında buluşturuyor. Platform; ateş gücü, komuta-kontrol, durumsal farkındalık ve yardımcı sistemler gibi yüksek teknoloji gerektiren pek çok alt bileşene sahip. Yerlileştirme başlığında ise 400, 600, 800, 1000 ve 1500 bg’lik BATU motoru dahil olmak üzere motor ve güç aktarma organlarında dışa bağımlılığı azaltacak kritik adımlar öne çıkıyor. Böylece hem harekât ihtiyaçları karşılanacak hem de sürdürülebilir bir tedarik-ekosistemi tesis edilecek.
BMC’nin Ankara’daki yeni üretim üssü, 840 bin m² toplam alan ve 63 bin m² kapalı seri imalat hattıyla dikkat çekiyor. Tesiste parça hazırlık, kaynaklı imalat, final işletme, kumlama-boyahane, montaj hatları ve gelişmiş bir test pisti bir arada konumlanıyor. Ayrıca modern bir eğitim merkezi ile kalite-güvence süreçlerini destekleyen altyapı, seri üretim ritmini güvence altına almayı hedefliyor. Farklı coğrafyalara bugüne kadar 4.500’ün üzerinde zırhlı aracın ihracıyla yetkinliğini kanıtlayan Türk kara araçları ekosistemi, Altay ile birlikte hem TSK’nın caydırıcılığını yükseltecek hem de Türkiye’nin küresel savunma sanayii konumunu daha da güçlendirecek.
Altay’ın sahaya inişi, yalnızca yeni bir tankın envantere girmesi değil; aynı zamanda tedarik zincirinden test/doğrulamaya, motor-aktarma organlarından elektronik/kule sistemlerine uzanan entegre bir teknoloji hamlesinin olgunlaşması anlamına geliyor. Seri üretimle birlikte, yedek parça ve bakım-onarım kabiliyetlerinin de millî imkânlarla kurumsallaşması bekleniyor. Bu sayede sürdürülebilir ömür devri yönetimi ve maliyet etkinliği sağlanırken, kullanıcı birliklerin operasyonel hazırlık seviyeleri de kalıcı biçimde yükseltilecek.
Yorum Paylaş
Yorumlar
Henüz yorum bulunmamaktadır.
İlgili Haberler
Jandarma, ATAK helikopterinin namlusuna takılan kamerayla çekilen “oyun tadında” görüntüleri paylaştı
GÖZDE güdüm kiti F-16’dan hızlı hedefi vurdu: LAB destekli hassas vuruşta yeni rekor
ULAQ 12 ASuW ve ULAQ KAMA: Deniz savunmasında yeni nesil SİDA’lar bu yıl envantere giriyor
Kara ATMACA UM, en uzun menzil ve uçuş süresi rekorunu kırdı: Roketsan’dan kritik eşik
HAVELSAN’ın “Dijital Askeri” CENGAVER Göreve Hazır: Sahada Yeni Dönem Başlıyor
ASELSAN, 296 Milyon Euro’luk Dev Kara Araçları Sözleşmesine İmza Attı
TSK’da 1990’lardan beri en büyük zırhlı alımı: Pars Alpha ve Altuğ’la yeni doktrin, Korhan ve AKKOR’la yeni caydırıcılık
ASELSAN’dan bir ilk: GÖKTAN sistemi TOLUN mühimmatıyla hedefi tam isabetle vurdu