SON DAKİKA
Türk savunma ve havacılık ekosisteminin önde gelen projelerinden HÜRJET, sertifikasyon yolculuğunda stratejik bir eşiği daha geride bıraktı. Savunma Sanayii Başkanı Haluk Görgün’ün paylaştığı bilgilere göre, TUSAŞ’ın geliştirdiği jet eğitim uçağı HÜRJET, Avrupa Havacılık Emniyeti Ajansı (EASA) kriterlerine uyumlu Tasarım Organizasyonu Onayı (DOA) ve Üretim Organizasyonu Onayı (POA) belgelerini kazandı. Bu gelişme yalnızca teknik bir başarı değil; Türkiye’nin özgün uçak tasarlama ve uluslararası standartlarda üretim kabiliyetinin, bağımsız semalar vizyonu doğrultusunda resmen tescili anlamına geliyor.
DOA; bir havacılık şirketinin uçak veya uçak parçası tasarımı için gerekli mühendislik altyapısına, süreç yönetimine ve kalite sistemlerine sahip olduğunu kanıtlayan yetkinlik belgesidir. HÜRJET özelinde bu onay, aerodinamik, yapısal analiz, aviyonik entegrasyon, sistem güvenilirliği ve emniyet analizlerinden, sertifikasyon dokümantasyonuna kadar tüm tasarım faaliyetlerinin EASA standardında yürütüldüğünü gösterir. POA ise bu tasarımların, izlenebilirlik ve kalite güvencesi altında, uluslararası standartlara uygun biçimde seri olarak üretilebileceğini tesciller. Birlikte ele alındığında DOA+POA, HÜRJET’in hem mühendislik hem de üretim hattı açısından küresel kabul eşiğini aşması demektir.
Bu aşama; HÜRJET’in eğitim filolarına daha hızlı ve güvenli girişini, ihracat pazarlarında müşteri güvenini ve tedarik zincirinde sürdürülebilirliği güçlendirecek. Jet eğitim uçağı sınıfında görev yapan platformlar, LIFT (Lead-In Fighter Trainer) rolüyle pilotları 4.5/5. nesil muharip uçaklara hazırlarken, yüksek manevra kabiliyeti, modern aviyonik/simülasyon altyapısı ve düşük saatlik uçuş maliyeti gibi ölçütlerle değerlendirilir. HÜRJET’in DOA/POA ile teyit edilen endüstriyel olgunluğu; görev bilgisayarı, dijital kokpit, görev eğitim sistemleri, yer/simülatör entegrasyonu gibi alanlarda da uluslararası uyumu işaret ediyor. Bu da TUSAŞ’ın hem iç talebe cevap verirken hem de dost-müttefik ülkelere rekabetçi teslimat ve ömür devri desteği sunabilmesinin önünü açıyor.
Stratejik açıdan bakıldığında, HÜRJET’in aldığı onaylar; Türkiye’nin havacılıkta tasarımdan üretime uzanan tam spektrum yeteneğini pekiştirirken, millî sertifikasyon kültürünün EASA standartlarıyla buluştuğunu gösteriyor. Bu kazanım, pilot eğitim doktrininden endüstriyel yerlilik oranına, tedarikçi ağının derinleşmesinden ihracat lisans süreçlerinin yönetimine kadar geniş bir alanda çarpan etkisi yaratacak. Kısacası HÜRJET, yalnızca bir uçak değil; Türkiye’nin küresel havacılık sahnesinde güvenilir bir tasarım ve üretim merkezi olma iddiasının somut göstergesi olarak öne çıkıyor.
Yorum Paylaş
Yorumlar
Henüz yorum bulunmamaktadır.
İlgili Haberler
Milli hava araçlarına yerli “kalp ve damar sistemi”: Hidrolik sistemlerde kritik yerlileştirme hamlesi
HAVELSAN’dan Döner Kanat Simülatörlerinde Küresel Hamle: ABD’li ART ile Stratejik Ortaklık
ASELSAN’dan Avrupa’ya 400 Milyon Doları Aşan Elektronik Harp İhracatı
Avcı İHA TALAY Deniz Testlerine Giriyor: Alçak İrtifada Yeni Güç Çarpanı
Türk Savunma Sanayisinde İHA’ların 2026 Rotası: Seri Üretim ve Yüksek Adetli Siparişler
ABD Ordusu IBCS ile Seyir Füzelerini Başarıyla Önledi: Entegre Hava ve Füze Savunmasında Kritik Test
Bayraktar AKINCI’dan Milli Mühimmat Gösterisi: BOZOK ve KAYI30 Hedefi Tam İsabetle Vurdu
Yerli Nano Helikopter “Nanoalp” İhracat Kapılarını Açtı: Keşif ve İstihbaratta Sessiz Güç