SON DAKİKA
Türkiye’nin yerli ve milli savunma sanayisinde yürüttüğü kritik projeler, deniz konuşlu hava savunma alanında tarihî bir eşiği geride bıraktı. Milli Dikey Atım Lançer Sistemi (MİDLAS) üzerinden 100 kilometrenin üzerinde menzile sahip SİPER 1-D hava savunma füzesinin başarıyla ateşlenmesi, yalnızca başarılı bir testten ibaret değil; Türkiye’nin uzun menzilli deniz hava savunma kabiliyetinde yeni bir döneme girdiğinin de göstergesi olarak yorumlanıyor. Bu atışla birlikte Türkiye, kendi savaş gemisini inşa eden ve bu gemiden yine kendi geliştirdiği uzun menzilli hava savunma füzesini ateşleyebilen sayılı ülkeler arasına girme yolunda en kritik adımlarından birini attı.
ROKETSAN ve ASELSAN iş birliğinde geliştirilen MİDLAS, farklı tipte güdümlü mermilerin savaş gemilerinden dikey şekilde, milli bir sistemle fırlatılmasına imkan tanıyor. Aralık 2022’de ilk testi yapılan MİDLAS, 2024 itibarıyla TCG İstanbul fırkateyniyle envantere girmişti. Son yapılan SİPER 1-D atışı ise bu sistemin sadece kısa ve orta menzilli mühimmatlarla sınırlı kalmadığını, artık 100+ kilometre menzilli stratejik hava savunma füzelerini de güvenle yönetebildiğini kanıtladı. Denizcilik ve savunma uzmanı Kozan Selçuk Erkan’ın da vurguladığı gibi, bu test “sıradan bir füze denemesi” değil, Türkiye’nin denizden uzun menzilli hava savunma yapabilen ülkeler ligine resmen yükselişinin işareti niteliğinde.
Dünyada kendi savaş gemisini inşa edip, bu gemilerden kendi üretimi uzun menzilli hava savunma füzesini ateşleyebilen yalnızca birkaç ülke bulunuyor. ABD, Rusya, Çin ve Fransa-İtalya ortaklığının yer aldığı bu dar listeye, SİPER 1-D ve MİDLAS birlikteliğiyle Türkiye de eklenmek üzere. Uzmanlara göre bu kabiliyet, Türkiye’nin hem caydırıcılık hem de savunma doktrininde çarpan etkisi yaratacak. Zira denizden uzun menzilli hava savunma, özellikle kriz ve çatışma ortamlarında gemilerin, görev gruplarının ve kritik deniz hatlarının korunmasında hayati rol oynuyor.
Bu teknolojik sıçrama, savunma ihracatı açısından da önemli fırsatlar barındırıyor. Türkiye halihazırda pek çok ülkeye savaş gemisi ihraç eden bir ülke konumunda. Ancak bazı alıcılarda, gemiler Türkiye’den alınırken hava savunma sistemlerinde başka ülkelerin çözümleri tercih edilmişti. Uzmanlar, MİDLAS ve SİPER ailesinin olgunlaşmasıyla birlikte Türkiye’nin, tıpkı ABD ve bazı Avrupa ülkeleri gibi, “gemiyi ve üzerinde kullanılan hava savunma sistemini paket halinde” sunabilen az sayıdaki oyuncudan biri haline gelebileceğini belirtiyor. Bu da hem rekabetçi fiyat hem de güvenilir performans sayesinde Ankara’ya yeni ve çok değerli bir ihracat kalemi kazandırabilir.
Öte yandan SİPER 1-D için önümüzdeki dönemde farklı senaryolarda yeni atış testleri yapılması bekleniyor. İstif sınıfı fırkateynlerde faal kullanıma geçilmesiyle birlikte Türk Donanması, mavi vatanda sadece deniz ve hava platformlarıyla değil, uzun menzilli, entegre hava savunma şemsiyesiyle de öne çıkacak. MİDLAS ve SİPER’in birlikte oluşturduğu bu yerli-milli mimari, Türkiye’nin deniz gücünü üst lige taşırken, savunma sanayisinin ulaştığı yüksek teknoloji seviyesini de tüm dünyaya gösteriyor.
Yorum Paylaş
Yorumlar
Henüz yorum bulunmamaktadır.
İlgili Haberler
PNS Khaibar Hedefi 12’den Vurdu: MİLGEM’in Pakistan Yolculuğunda Büyük Başarı
BOZDOĞAN ve GÖKDOĞAN gökyüzünde tam isabetle vurdu: Türkiye’nin milli hava-hava füzelerinde yeni başarı
Türk Yapımı Otonom Deniz Araçları Avrupa’ya Açılıyor: HAVELSAN ve VN Maritime’dan Stratejik İş Birliği
Türkiye Jet Motoru İhracatında Yeni Döneme Giriyor: 2 Ülkeyle Daha Anlaşma Yolda
Konteynerden ÇAKIR Füzesi Atımı: Türkiye’nin Gizli ve Yıkıcı Yeni Gücü
TAYFUN Blok-4 Hipersonik Füze Türkiye’nin Savunma Vizyonunda Yeni Bir Dönemi Başlattı
Türkiye’nin Milli ADVENT Savaş Yönetim Sistemi Endonezya Donanmasında Resmen Göreve Başladı
GÖKSUR IIR Füzesiyle Mavi Vatan’da İlk Deniz Sathı Vuruşu Başarıyla Gerçekleştirildi