SON DAKİKA
Türkiye ile Mısır arasında son dönemde ivme kazanan diplomatik ve ekonomik yakınlaşma, savunma sanayii alanında somut bir iş birliğine dönüştü. Türk savunma teknolojilerinin önde gelen isimlerinden HAVELSAN, Mısır’ın en köklü askeri kuruluşlarından Arap Endüstrileşme Kurumu (AOI) ile imzaladığı anlaşma kapsamında hem dikey iniş-kalkış yapabilen insansız hava araçları (İHA) hem de insansız kara araçlarının (İKA) ortak üretimine resmen başladı.
Bu önemli iş birliği, teknoloji transferi, ortak üretim ve eğitim süreçlerini kapsıyor. Anlaşmayla birlikte HAVELSAN, Mısır’daki üretim tesislerinde yerli teknolojisini sahaya taşırken, Mısır tarafı da üretim altyapısını Türk mühendisliğiyle güçlendirecek. Savunma sanayi uzmanlarına göre bu ortaklık, sadece iki ülke arasında değil, bölge genelinde de savunma alanında yeni bir dönemin habercisi.
Sakarya Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. İsmail Numan Telci, iki ülke arasındaki bu yakınlaşmanın 2024’te başlayan diplomatik temasların doğal bir sonucu olduğunu belirterek, “Cumhurbaşkanları Erdoğan ve Sisi’nin karşılıklı ziyaretleriyle başlayan süreç, şimdi savunma iş birliğiyle stratejik bir düzleme taşındı.” dedi. Telci, Mısır’ın Türk savunma ürünlerine artan ilgisine dikkat çekerek, özellikle Milli Muharip Uçak KAAN projesinin Kahire’nin radarında olduğunu ifade etti.
Telci’ye göre bu ortaklık, Batılı savunma tedarikçilerine alternatif olarak Türkiye-Mısır ekseninde yeni bir stratejik denge oluşturacak. “Mısır’ın Rusya ve Çin ile yaşadığı dalgalı ilişkiler düşünüldüğünde, Türkiye gibi teknolojik olarak bağımsız bir üreticiyle iş birliği yapması son derece anlamlı,” diyen Telci, bu gelişmenin Orta Doğu’daki güç dengelerine de yansıyacağını belirtti.
Türkiye açısından ise bu iş birliği, Afrika ve Orta Doğu pazarlarına erişim anlamında stratejik bir fırsat sunuyor. Ankara, Mısır üzerinden bölgesel ihracat ağını genişletmeyi hedefliyor. HAVELSAN’ın İHA ve İKA teknolojilerindeki mühendislik üstünlüğü, Mısır’ın üretim kapasitesiyle birleşerek iki ülkeye de önemli ekonomik ve teknolojik kazanımlar sağlayacak.
Uzmanlar, savunma sanayiinin bu yeni dönemde sadece askeri iş birliklerini değil; enerji, ulaştırma ve dijital dönüşüm gibi diğer stratejik alanların da önünü açacağını belirtiyor. Böylece Ankara-Kahire hattında başlayan bu yeni süreç, yalnızca savunma değil, bölgesel istikrarın da temel taşlarından biri olacak.
Yorum Paylaş
Yorumlar
Henüz yorum bulunmamaktadır.
İlgili Haberler
Dostluk Denizi-2025’te seçkin gözlemci günü: Türkiye ve Mısır 13 yıl sonra Akdeniz’de müşterek tatbikatta buluştu
TCG Anadolu öncülüğünde: Türk Donanması NATO “Neptune Strike 25.3” tatbikatında Adriyatik’te güç gösterisi yapıyor
Türkiye nükleer enerjide yeni bir çağ açıyor: Küçük modüler reaktör (SMR) üretimi için hazırlıklar başladı
TEKNOFEST’te “Kuyag” damgası: Yerli zırh sistemi üçte bir daha hafif, yüzde 25 daha ekonomik
Afrika’da Türk Savunma Sanayii Rüzgârı: Mali’de BAMEX 2025 Heyecanı Başlıyor
Mekanize piyadenin “ufku gören” gözü: PARS İZCİ 6x6 ve 8x8 ilk kez Kara Kuvvetleri envanterinde
Yerli üretim TOSUN sahadan dünyaya açıldı: Zırhlı iş makinesi ilk kez ihraç edildi
Roketsan DSEI 2025’te: SİPER, ÇAKIR ve İHA-230 başta olmak üzere yeni nesil sistemler Londra’da vitrine çıktı