SON DAKİKA
Stratejik derinlik, bir devletin yalnızca askerî gücüyle değil; coğrafi konumu, tarihsel mirası, kültürel bağları ve politik etki alanlarıyla birlikte hareket ederek uzun vadeli güç oluşturmasını ifade eden bir kavramdır. Bu yaklaşımda devletler, sınırlarının ötesindeki gelişmeleri kendi güvenlik ve çıkar alanlarının doğal uzantısı olarak görür. Modern uluslararası ilişkilerde stratejik derinlik, krizlere tepki veren değil, krizleri önceden öngören ve yöneten bir devlet anlayışını temsil eder.
Daha teknik çerçevede stratejik derinlik; jeopolitik konumlanma, çok boyutlu dış politika, askerî caydırıcılık ve diplomatik manevra kabiliyeti ile doğrudan ilişkilidir. Kara, deniz ve hava hâkimiyetinin yanı sıra enerji yolları, ticaret ağları ve bölgesel ittifaklar bu derinliğin temel bileşenleri arasında yer alır. Türkiye özelinde kavram, akademik ve siyasi literatürde özellikle Stratejik Derinlik eseriyle birlikte daha görünür hâle gelmiş; ülkenin çevre bölgelerle tarihsel ve kültürel bağlarını dış politika avantajına dönüştürme fikrini öne çıkarmıştır. Günümüzde stratejik derinlik, yalnızca askerî bir kavram olmaktan çıkmış; ekonomik etki, yumuşak güç, algı yönetimi ve bölgesel liderlik unsurlarını kapsayan bütüncül bir güç stratejisi olarak değerlendirilmektedir.